Hatırlamak için yeni umut: Bu test her şeyi değiştirebilir!

Phospho-Tau217 Biyobelirteci, Alzheimer Riskini Erken Evrelerde Belirlemede Etkili

Hospital del Mar Araştırma Enstitüsü ve Barselona Beta Beyin Araştırma Merkezi’nden (BBRC) araştırmacılar tarafından yapılan yeni bir çalışma, Alzheimer riskini belirlemek için kullanılan ‘phospho-tau217’ biyobelirtecinin hastalığın erken evrelerinde dahi etkili olduğunu ortaya koydu.

Toplam 1,767 kişinin verilerini inceleyen araştırmacılar, bu biyobelirtecin Alzheimer hastalığının erken belirtileri gösteren bireylerde doğru sonuçlar verdiğini gösterdi. Bu gelişme, hastalığın erken evrelerinde dahi doğru teşhis konulmasını sağlayarak daha ileri ve maliyetli testlere ihtiyaç olup olmadığını belirlemede önemli bir adım olarak nitelendirildi.

Hospital del Mar ve Barselona Beta Beyin Araştırma Merkezi’nden Dr. Marc Suarez-Calvet, çalışma hakkında yaptığı açıklamada, “Bu gelişme, Alzheimer hastalığının erken evrelerinde kimlerin daha ileri testlere ihtiyaç duyduğunu belirlememize yardımcı olabilir” dedi. Suarez-Calvet, ‘P-tau217’ biyobelirteci seviyelerine dayalı olarak yapılan testin, farklı eşik değerleri belirlediğini ve bu seviyeler arasında kalan bireylerin ek testlere yönlendirilmesi gerektiğini vurguladı. Ancak, biyobelirteç sonuçlarının her zaman uzman bir sağlık profesyoneli tarafından değerlendirilmesi gerektiğini de ekledi.

Yapılan çalışmalar, phospho-tau217 biyobelirteci sayesinde Alzheimer teşhisinde maliyetlerin düşebileceğini ve mevcut yöntemlere kıyasla yüzde 60 ila yüzde 81 arasında tasarruf sağlanabileceğini gösterdi. Ancak, testin klinik uygulamalarda tam anlamıyla kullanılabilmesi için daha fazla araştırmaya ihtiyaç duyulduğu belirtildi.

Related Posts

Prof. Dr. Yılmaz: Gül hastalığında en korktuğumuz şey, geçici olan damar genişlemelerinin kalıcı hale gelmesi

Prof. Dr. Yılmaz: Gül hastalığında en korktuğumuz şey, geçici olan damar genişlemelerinin kalıcı hale gelmesi

3 ay boyunca o belirtiyi umursamadı, meğer kansermiş: ‘Her yerime yayıldı’

Avustralya’da yaşayan 39 yaşındaki Krystal Maeyke, ilk karın ağrılarını hissettiğinde aklına gelen tek şey bir gıda intoleransı oldu. Sağlıklı besleniyor, düzenli spor yapıyor, yaşam tarzına özen gösteriyordu. Ciddi bir hastalıkla yüz yüze olduğunu düşünmedi bile. Ancak ağrılar geçmek yerine giderek arttı. Üç ay sonra hastaneye kaldırıldığında gelen teşhis hayatını alt üst etti.

Göbekle gelen düşüş

Göbek çevresi büyüdükçe erkeklik hormonu azalıyor. Kilo kaybetmek, sadece görünümü değil, hormonu da geri getiriyor. Beslenme düzeni, insülin direnci, uyku ve bağırsak sağlığı da testosteron seviyesini etkiliyor. Peki hangi yiyecekler destek sağlar?

Kenelere dikkat! Yaz aylarında artan KKKA vakalara karşı ne yapmalı?

Erciyes Üniversitesi (ERÜ) Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi ve Hastane Enfeksiyon Kontrol Kurulu Başkanı Doç. Dr. Gamze Kalın Ünüvar, yaz aylarında artan Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) vakalarına karşı önemli uyarılarda bulundu.

Sağlık Bakanlığı’nın yeni düzenlemesi “tetkik kısıtlaması” getirdi: TTB’den “Hekim bağımsızlığına darbe!” tepkisi geldi!

“Hangi branştan olursa olsun bütünlüklü bir değerlendirme yapmak her hekimin hem görevi hem sorumluluğudur”

Et kadar besleyici ama daha az tüketiliyor, faydaları saymakla bitmiyor!

Düşük tüketim oranına rağmen yüksek besin değerine sahip olan mantar, B grubu vitaminler, potasyum ve antioksidanlar açısından zengin içeriğiyle bağışıklık sistemini güçlendiriyor. Uzmanlar özellikle çocuklar ve gençler için mantar tüketimini öneriyor.