14 Mayıs 1948 yılında kurulan İsrail, başta Arap coğrafyası olmak üzere çevre ülkeler tarafından tanınmadı ve meşru bir devlet olarak kabul edilmedi. Türkiye ise İsrail’in kurulumunu tanıyarak bu konuda somut bir adım atan ilk Müslüman nüfuslu ülke oldu. 1950’de başlayan diplomatik ilişkiler ise 73 yıldır çeşitli dönemlerde sekteye uğrasa da günümüze kadar ulaşmayı başardı.
Bu içeriğimizde, Türkiye-İsrail ilişkilerinin iniş çıkış süreçlerini ve günümüzde geldiği noktayı sizler için özetleyeceğiz.
Osmanlı İmparatorluğu ve Türkiye Cumhuriyeti, dünyanın birçok bölgesinde olanın aksine, tarihten bu yana Yahudi Düşmanlığı ve Anti-Semitizmin yüksek olmadığı ülkelerdi.
Olumlu bir düzlemde başlayan ilişkilere özellikle Türkiye’den İsrail’e göç eden Türk Yahudileri de önemli anlamda katkı sağladı. İsrail’e yerleşen Türk Yahudileri, bu ülkede Türkiye’nin misyonu gibi çalıştı.
İsrail-Filistin geriliminin sürekli yükselmesine rağmen Türkiye’de hükümetler, genel itibarıyla İsrail ile ilişkileri belli bir seviyenin altına düşürmemeyi başardılar. 2002 yılında iktidara gelen Adalet ve Kalkınma Partisi ise İsrail-Türkiye ilişkilerinin en zorlu süreçlerine tanıklık edecekti.
İsrail Cumhurbaşkanı Şimon Peres, yaptığı konuşmada Hamas’ın İsrail’e yönelik saldırılarını anlattı ve Türkiye’nin bu konuda taraflı davrandığını savundu. Söz sırası Erdoğan’a geldiğinde olanlar oldu.
Davos Krizinden sadece 16 ay sonra, bu sefer Türkiye-İsrail arasında yeni bir kriz patlak verecekti. Ne yazık ki bu seferki krizde kan döküldü.
Sabah 04:30 sularında gemiye baskın düzenleyen İsrail komandoları, Mavi Marmara gemisinde direnişle karşılaştı.
Bu olayın ardından tekrar olumlu bir düzleme oturan Türkiye-İsrail ilişkileri 2014 yılında İsrail’in Filistin’e yönelik saldırıları sonucu yeniden gerildi.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Tekirdağ’da meydana gelen tren kazasının duruşmasını izlemek üzere Çorlu’ya geldi. Kazada hayatını kaybedenlerin yakınlarıyla bir araya gelen Özel, adaletin sağlanması için mücadele edeceklerini belirtti.
İngiltere’de sığınma taleplerini ele alan sistemdeki birikme, haziran ayı itibarıyla 175 bin 457 kişiye ulaştı. Bu sayı, geçen yılın aynı ayına göre yüzde 44 daha fazla. Sığınma başvurusu yapıp sonuç bekleyenlerin sayısı 175 bin 457 olurken, 6 aydan uzun süredir ilk karar alamayanların sayısı ise 139 bin 961’e ulaştı. Son bir yılda sistemde sonuç bekleyenlerin sayısı yüzde 44 artarken, 6 aydan uzun süredir ilk karar alamayanların sayısındaki artış yüzde 57 oldu. Ülkeye kaçak yollarla giren düzensiz göçmen sayısı ise son bir yılda 55 bin 530 kişi oldu. Yasal göçe ilişkin verilere göre ise son bir yılda 538 bin 887 kişi çalışma izniyle İngiltere’ye gelirken, öğrenci vizesiyle gelen kişi sayısı 657 bin 208 oldu.